Deterjan sektöründe en sık kullanılan parabenler metil paraben ve propil parabendir. Koruyucu olarak görev alırlar. Cilt ile temasında egzema gibi alerjeni etki gösterebilirler.

Fosfatlar deterjan ürünlerinde birçok fonksiyona hizmet etmektedir. Sertliği giderir, yüzey aktif madde kullanımını azaltır, dağılımı iyileştirir, yeniden tortulaşmayı önler ve alkaliniteyi kontrol eder. Bu yüzden de kullanım alanı oldukça fazladır. Fosfatların ev deterjanlarında neden olabileceği en önemli insan sağlığı etkisi, cilt ve gözlerde olası tahriştir. Polifosfatlar cildi ve mukoza zarını orta derecede tahriş eder.

Solvent, İngilizce bir kelimedir ve ‘çözücü’ demektir. Petrol türevli, toksik etkisi yüksek olan kimyasalların genel adıdır. Kuru temizleme, boya inceltici, yapıştırıcı veya yağ temizleme alanlarında kullanılan çeşitli solventler vardır. Klor, toluen vb. gibi solventler içeren bu temizleme kimyasallarının maruziyet dozuna göre insan sağlığına etkisi de değişmektedir.

Uyuşukluk, kafa karışıklığı, halsizlik, hafıza kaybı, sarhoş gibi davranışlar, bulantı ve iştah kaybı maruziyet dozu ile ilişkilidir.Toluen, klor vb. solventi soluduğunuzda doğrudan akciğerlerinizden kanınıza alınır. Örneğin toluen (örneğin oje çıkarıcı) içeren ürünlere dokunduğunuzda cildinizden kan dolaşımınıza geçebilir. Yaşınız, cinsiyetiniz, vücut kompozisyonunuz ve sağlık durumunuz gibi faktörler maruziyet sonucunu etkiler.

Ev deterjanlarındaki en yaygın alkoller, glikoller ve glikol eterlerdir. Yüksek konsantrasyonların solunması, merkezi sinir sistemi depresyonuna neden olabilir, Birkaç saat boyunca 300-600 ppm aralığında yüksek konsantrasyonlarda buhara maruz kalmanın solunum ve göz tahrişine neden olması beklenir. Ancak maruziyetin kesilmesiyle geri dönüşümlüdür.

Ev deterjanlarındaki asitler ya organik (örn. asetik asit, sitrik asit, hidroksietan difosfonik asit ve sülfamik asit) ya da inorganik (örn. fosforik asit ve sülfürik asit) olabilir. Sülfamik asit, fosforik asit güçlü asit sınıfındadırlar ve maruziyetlerinde yanıklar oluşabilir, ağrı hissedilebilir ve ciltte kızarıklık veya şişkinlik görülebilir.

Asitli temizlik maddelerinin çoğu deride, gözlerde ve mukoza zarlarında konsantre halde yanıklara neden olur. Uzun süreli ve tekrar tekrar solunması akciğerlere zarar verebilir ve kronik bronşite yol açabilir.

SLES (Sodyum Laureth Sülfat), sahip olduğu kimyasal özelliklerinden dolayı deterjan sektöründe oldukça yoğun kullanılmaktadır.

SLS/SLES ciltte ciddi maruziyetinden (bulaşık deterjanı, yüzey temizleyici, şampuan, sabun, diş macunu vs.) vücuda emilir. Hem SLS hem de SLES’in sağlığa potansiyel olarak zararlı olabilecek birçok etkiye sahip olduğu bilinmektedir. Arasında olası tehlikeler şunlardır:

• Çocuklarda göz tahrişi / göz şekil bozuklukları
• Protein Denatürasyonu
• Cilt tahrişi / cilt aşınması
• Hormon Dengesizliği

SLES, östrojeni taklit eden bir aktiviteye sahiptir. Östrojen, hem erkeklerde hem de kadınlarda bulunan bir hormondur ve vücuttaki bazı bezlerden tarafından kontrol edilir. SLES molekülü, hormonun çeşitli vücut sistemlerindeki etkilerini taklit ederek östrojen reseptörlerine bağlanır ve vücut artık kendi östrojen seviyelerini kontrol edemez ve bu nedenle birçok normal endokrin (hormonal) fonksiyonun kontrolünü kaybeder. Üreme sisteminin bozulmasına, menopoz semptomlarına, erkeklerde meme büyümesine, erkeklik hormonu seviyelerinin düşmesine neden olur.